El-Ğaniyy, zatında, sıfatlarında ve fiillerinde hiçbir şeye ihtiyaç duymayan demektir. O, kendisinin dışında her şeyden müstağni, kendisinin dışında her şey ona ihtiyaç duyandır. Allâh (c.c): “Ey insanlar! Allâh’a muhtaç olan sizsiniz. Zengin ve övülmeye lâyık olan ancak O’dur.” diye buyurmaktadır. (Fâtır s.15)
Allâh (c.c), bu sıfatla muttasıftır (vasıflanmıştır). Çünkü ihtiyaç bir noksanlıktır. Muhtaç, ihtiyaçlarını yerine getirmekten ve ona ulaşmaktan acizdir. Muhtaç için, muhtaç olmayan bir zatın bulunması bir lütuftur. Acziyet, noksan sıfatlardan münezzeh olan Allâh (c.c.) hakkında caiz değildir. Bütün üstün vasıflara sahip bir kimsenin aciz olması düşünülemez. Çünkü O, kendisi dışındaki her şeyi bizatihi kendisi yaratmıştır. Yoktan yaratılan, sonradan yaratılan bir başka şeye malik olamaz. Allâh (c.c.) her şeyin yaratıcısıdır. Allâh (c.c.)’ün dışındaki her şey fakirdir. O, noksan sıfatlardan münezzeh ve âlemlerden müstağnidir. Noksan sıfatlardan münezzeh olan dilediğine, dilediği şekilde verir.
El-Ganiyy, Kur’ân-ı Kerim’de onsekiz defa zikredilmiştir. Bunlar: “Ve huve’l-ganiyyu’l-hamid” (O hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, övülmeye layıktır.) “Ve hüve ganiyyun hâkim” (O, hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, her şeye hükmedendir.) “Ve hüve ganiyyun kerim “(O, hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, kerem/sahibidir.) “Ve rabbüke’l-ganiyyu zür-rahme” (Rabbın her şeyden müstağni, rahmet sahibidir.) Ve sübhanehu’lganiyyu lehu mafi’s semavati vema fi’l-ardi. (Noksan sıfatlardan münezzeh olan Allâh (c.c.) her şeyden müstağni ve yerdeki ve göktekilerin sahibidir.)
Hulasa Allâh Te’âlâ, her yönden tam ve mutlak mânâda müstağnidir ve bütün mahlûkatı da O’na muhtaçtır. Onları varlıklı eden O’dur. Seçkin kullarını, kalplerine rabbani bilgileri ve imanî hakikatleri doldurmak suretiyle zengin eden de O’dur.
(Ayet ve Hadislerle Esmaül Hüsna Şerhi, s.291)